Buharin, kurucuları arasında yer aldığı ve inandığı Sovyet Devrimi tarafından “halk düşmanı” olarak idama mahkûm edildiğinde 50 yaşındaydı: Kurşuna dizildi. Buharin –onu tanıyanlara göre “yumuşak” ve “sanatçı ruhlu”– hassas bir kişiliğe sahipti; tutuklanmadan önce giriştiği açlık grevi ve tutuklandıktan sonraki “Lenin’i öldürmeye teşebbüs ve çeşitli terör eylemleri gerçekleştirme, Sovyet hükümetini devirmek için komplo kurma, faşist Almanya ve Japonya adına vatana ihanet” gibi önemli suçlamalar nedeniyle hassas kişiliği iyice zayıf düşmüştü: Belli zamanlarda tekrarlayan “halüsinasyon” nöbetleri sırasındaki “acıları ve şiddetli ıstırapları”, hatta ara sıra meydana gelen geçici körlük gibi sıkıntıları atlatmayı başarsa da, “fiziksel ve ruhsal gücü zayıflıyordu”. İşte Buharin elinizdeki “harika” kitabı bu şartlarda yazdı. Ve hakkında verilen karar kitabını tamamlayamadan “infaz” edildi. İlk gençlik yıllarına kadar olan hayatını ve Rusya’nın sosyal ve ekonomik yapısını anlattığı Zamanlar’da Buharin, kendinden –Nikolay’ın kısaltması– Kolya olarak bahsediyor. Doğa, hayvan, yoksul-ezilen insan sevgisiyle dolu bir çocuk… Büyüyünce de hümaniterdi zaten. Kolya’yı sevmemek mümkün değil, gelişimini ve büyümesini izlemek çok güzel. Keşke bu kitap bitmiş olsaydı ve Kolya’nın büyüyünce nasıl biri olduğunu da kendisinden okuyabilseydik.