Dünyanın değişmeyen yanında olmaktan, geleceği güzelleştiren rüyalar görmekten ve vazgeçmemekten mutlu, dakikalardır hasır birsandalyenin üstünde, sanki kımıldarsa her şeyi yitirecekmiş gibi soluk almadan oturuyordu. Sürgündeydi, buraya yüreğinin peşinden gelmişti. Hiçbir şey değişmemişti. Çok şey değişmişti. Bir yanında 1969, diğer yanında 1991. Eski fotoğraflar, silinmeyen hatıralar, alışkanlıklarının kozasında yaşayan yorgun erkekler ve fedakâr kadınlar, yarım kadehler... Öfkesini, korkusunu, zekâsını kusan eski arkadaşlar... Şeria Irmağı, Tunalı Hilmi, Tuz Gölü... Dinozorlar, Müslümanlar, Mülteciler, Pişmanlar, Kaybedenler...