İlkokulu bitirmenin heyecanı hepsini sarmıştı. Artık siyah önlük yoktu, haylazlık yüzünden zil çalana kadar kapı arkasında tek ayak üstünde beklemek yoktu. İsmet, ortaokula başlayacağı için gururlu ama kaygılıydı. Yeni okulunda, öğretmenler tek bir bakışla herkesi tir tir titretirken, bu yıldırmalara pabuç bırakmayan bir grup öğrenciyle tanıştı: İbretlikler. Bir yandan da, Hatice’ye beslediği duygularla ne yapacağını bilemeyen İsmet, İbretlikler’e özenir gibiydi…“İlkgençlik çağı, gençlik yıllarının başıboş yaşamı ve bu yaşamların içinden çıkan genç kişilikler az yazılmıştır. Böyle kişileri, pek bilmediğimiz dünyaların içinden çıkarıp önümüze öylesine canlı biçimde getiren Kavukçu’nun bu kitabı, son zamanlarda okuduğum en önemli gençlik romanlarından biri. Kuşağımızın büyük ustasını yakından tanımak için iyi bir başlangıç.” Semih Gümüş