Küreselleşmenin etkisiyle uluslararası politik, ekonomik, askeri, sosyal ve kültürel ilişkiler bütününde yaşanan değişimler, uluslararası ilişkilerin yalnızca Soğuk Savaş Dönemi’nde hakim olan geleneksel güvenlik anlayışına dayalı olarak açıklanabilmesini imkansız hale getirerek eleştirel güvenlik perspektifinin doğmasını sağlamıştır. Nitekim, günümüzde, uluslararası sistemin çok boyutlu bir yapıya evrilmesi, kitle imha silahlarının yayılmasının engellenememesi, devlet başarısızlığının yayılmasına bağlı olarak uluslararası silah, uyuşturucu ve insan kaçakçılığının artması, kitlesel göç hareketliliğinin kontrol edilemez hale gelmesi, terörizmin küreselleşmesi ve endüstri 4.0 gibi gelişmeler, güvenlik meselesinin yalnızca toprak bütünlüğü ve self-determinasyon hakkına dayalı geleneksel güvenlik anlayışı ekseninde değerlendirilemeyeceğini; aynı zamanda ekonomik, toplumsal, bireysel, çevresel ve teknolojik dinamikleri dikkate alan kapsamlı bir güvenlik anlayışının gerekliliğini beraberinde getirmiştir. Bu doğrultuda, alanında uzman …….. öğretim elemanın kaleme aldığı ……. farklı bölümden oluşan kitabımız, geleneksel güvenlik anlayışında yaşanan değişimler ile eleştirel ve genişletilmiş (modern) güvenlik anlayışının temel dinamiklerine dair kavramsal ve teorik nitelikli kapsamlı tartışmalar sayesinde, okuyucunun değişen güvenlik anlayışının tüm boyutlarını net bir şekilde anlayabilmesine imkan vermektedir.