Türkiye’de ve Dünya da, baş döndürücü hızda bir değişim yaşanmaktadır. Ekonomik, mali, kültürel, teknolojik yüksek degisim hizi ve varlik degerlerinin hizla erimesi, gelecek kaygısı, yaşlanınca gelir güvencesi sahibi olma kaygisi, hem gelismis, sermaye birikimini yapıp zenginleşmiş ülkelerde, hem de gelişmekte olan ülkelerde hızla artmaktadır. Dünyayı tehdit eden belirsizlikler icinde en önemlisi, yeniden küresel bir finansal ekonomik krizin ve savas tehlikesinin artmasidir. Taiwan sorunu, Çin- ABD gerginliği, Ukrayna Rusya savasi, Kırım’ ın işgali, Kıbrıs meselesi, Çin denizindeki gerginlik, Ortadogu da Suriye Irak Yemen, Afganistan’daki durum, göçmen sayilarinin astronomik artması, iklim değişimi sonucunda yasanan dogal felaketler, orman yangınları, Tsunami, deprem olasıliginin bozulan enerji arz ve talep dengesi, asiri enerji tüketimi nedeniyle cevre kirliginin ve hava sicakliginin, susuzlugun artmasi, gittikçe artan irkcilik egilimleri, sosyal gerginlikler, issizlik sorunu… gibi küresel belirsizlikler tüm insanlari kaygılandırmakta ve korkutmaktadır. Bütün bu belirsizlik ve tehditlerin icinde en önemlisi ise, Dünya’da ki Varlık degerlerinin en az 1000 katı para basılmasıyla, spekülasyon ve finansal balonlarin oluşması, dünya borsalarının ve finans bankacilik sisteminin çökmesi, kripto paralarin hizla deger kazanmasidir. İnsanlik kendini defalarca yok edecek nükleer silah üretip depolamistir. Hersey ragmen hayat devam etmektedir. Genclere mutlaka gelecek perspektifi, egitim vermek, iş bulmak, evlenmek, ev ve araba almak, sağlık hizmeti ve sosyal güvenlik saglamak gibi hizmetleri saglamak cagdas sosyal devletin görevidir. Bütün bu temel insan hakları Anayasal hukuk güvencesi altında olmalıdır. Tek adam rejimiyle bozulan güven iklimi, artan enflasyon ve faizler, reel gelirin, satın alma gücünün cok düsmesi, dövizin patlamasi, genclerin otobüs bileti alamaz, yurt bulamaz, sağlık hizmetine ulaşamaz olmalari hepimizi, topluma bunalima sürüklemektedir. Bu kitapta bütün bu sorunlari irdeledim. Kendi tecrübelerimi genclere örnek olay yöntemi ile aktarmaya calistim. Her devrin, her insanin kendi sorunlar yumagi olmustur. Ancak günümüzde, tekellesme ve issizlik cok arttigindan, özellikle Türk gençleri, Türk iş gücü yurtdışına gitmeyi yagâne çözüm olarak görmektedir. Gurbet, egitim almak dışında, mecbur olmadikca tercih edilmemelidir. Hayatta en önemli hedef sahip olduklarıyla yetinmeyi öğrenmek, mutlu olmak, kaynak israfi yapmadan ihtiyaçlarını karşılamak, gelirini yerli yerinde harcamak, yaşlılık için de bir miktar tasarruf edebilmektir. Herkes nasıl istiyorsa öyle yaşamak hakkına sahiptir. Hür ve akil sahibi olmak, hesaplanabilir riskler almak, sonunu düşünmek önceliklerimiz olmalıdır. Bozulan gelir dagılımı, genç işsiz sayısındaki artış, yüksek fiyat artışları, gelirimizin giderlerimize yetmemesi, elektrik telefon faturalarımızı, kiramizi emek geliriyle ödeyemez duruma geldik. Türkiye’de artık rant faiz kira döviz geliri olmadan emek geliriyle yasanamaz oldu. Hukuk güvencesi ve sosyal ADALET yok edildi. Iktidar partisinden referansiniz yoksa iş bulma yaşama şansınız da yok gibi. Değişim için dayanışma, direnme şart oldu.