Stanley Kubrick, 2001: A Space Odyssey filminin girişinde insanlığın şafağında bir su birikintisi etrafında verilen mücadeleyi betimlerken, bir kemik parçasını silah olarak daha önce defalarca test etmiş, topluluğun geri kalan üyelerine göre belki biraz cesur, biraz daha farklı düşünen üyesinin liderliğinde kazanılmış İlkçağ’a özgü bir savaşı anlatır. Zaferin getirdiği coşkuyla bu öncü kahraman, silahını havaya fırlatır ve bu silah gizemli bir değişim içinde, şeklen de benzediği bir uzay aracına dönüşür. Bilim tarihçisi George Basalla, teknoloji ve teknoloji tarihi alanında yapılmış bütün önemli kaynakları tarayarak yaptığı çalışmasının ışığında konuyu toplumsal, ekonomik, kültürel, antropolojik, bilimsel ve askerî tüm yönleriyle ele alıyor. Bu esaslar üzerinde şu sorular ele alınır: Bilimsel keşifler ve teknolojik değişme ile toplumsal, kültürel, ekonomik ve askerî ihtiyaçlar arasında nasıl bir bağ vardır? Teknolojik buluş birkaç dahinin eseri midir, yoksa birçok bileşeni olan karmaşık bir toplumsal süreç midir? Watt, Bell, Edison, Maxwell, Hertz, Marconi, Wright kardeşler gibi öncüleri ortaya çıkaran motivasyonlar ve koşullar nelerdi? Doğu ile Batı’yı birbirinden ayıran bilimsel ve teknolojik uçurumun kaynağı nedir? Neden matbaa, barut ve pusula ilkin Çin’de ortaya çıktığı halde Batı’daki gibi bir kültürel ve teknolojik değişime yol açmadı?... Teknolojinin Evrimi aynı zamanda bir uygarlık tarihi kitabıdır.