Kargo 40 TL - 400 TL Üzeri Alışverişlerinizde Kargo Ücretsiz! Okuyananne.com Anneler İçin Açıldı! Kargo 40 TL - 400 TL Üzeri Alışverişlerinizde Kargo Ücretsiz! Okuyananne.com Anneler İçin Açıldı! Kargo 40 TL - 400 TL Üzeri Alışverişlerinizde Kargo Ücretsiz! Okuyananne.com Anneler İçin Açıldı! Kargo 40 TL - 400 TL Üzeri Alışverişlerinizde Kargo Ücretsiz! Okuyananne.com Anneler İçin Açıldı!

Bilgi Yayınevi Stefan Zweig Başyapıtlar Dizisi (11 Kitap Takım)

Hızlı Gönderi
İade ve Değişim
SatrançBilgi Yayınevi'nden özenle hazırlanmış modern klasikler. New York'tan Buenos Aires'e gitmekte olan bir vapurda yolcular, dünya satranç şampiyonu Czentovic'in de onlarla birlikte yolculuk ettiğini öğrenince onunla oyun oynamak isterler. İlk oyunda, dünya şampiyonuna –doğal olarak– yenilen bu sıradan oyuncular; ikinci oyunda hiç beklemedikleri bir yardımla Czentovic'le berabere kalmayı başarırlar. Onlara yardım eden, hamleler sonrasını zihninde hesaplayabilen adamın, satranç oyunundaki ustalığının öyküsü ise sıra dışı ve çok hüzünlüdür. Stefan Zweig'ın sürgünde yazdığı, intiharından yalnızca günler önce yayımcısına ulaşan, sonuncu ve en tanınmış eserlerinden biri olan Satranç; tecrit altında bir insanın yaşadığı sıkıntıların boyutlarını güçlü bir anlatımla sunuyor. Olağanüstü Bir GeceElit tabakaya ait varlıklı, genç bir adam olaylara ve kişilere karşı gittikçe duyarsızlaştığını hissetmeye başlar. Çıktığı rutin pazar gezintilerinden birinde kendini sıkça izleyici olarak katıldığı at müsabakalarında bulur. Fakat bu kez olağanın dışında bir güne başladığının farkında değildir.Neşelenmek adına kendi içinde türlü oyunlara başvuran adam, günün devamında istemeden bir suç işler. Bu durumun yarattığı heyecan onu aynı günün devamında geçmişte küçümsediği tecrübeler edinmeye sürükler. Olağanüstü bu gece ona ruhani bir aydınlanma yaşatacaktır.Stefan Zweig'ın kısa romanı Olağanüstü Bir Gece'yi Almanca'dan orijinal metne uygun tam çevirisiyle sunuyoruz. Amok Koşucusu1912 yılının Mart ayında Napoli'deki limanda büyük bir okyanus gemisinden yük boşaltılırken tuhaf bir kaza gerçekleşir. Gazeteler bu kazaya kapsamlı şekilde yer verip fantastik biçimde süslü haberlerle duyururlar olayı. Ancak hiçbir şey göründüğü gibi değildir.Evine gitmek üzere gemiye binen bir Avrupalı, herkesten saklanmak için yalnızca geceleri güverteye çıkan bir doktorla karşılaşır ve doktorla soylu bir İngiliz kadın arasındaki esrarengiz sırrın ortağı olur.Amok Koşucusu, tutkunun esiri olan, pişmanlıklar içinde kıvranan ve vicdanını rahatlatabilmek için verdiği sözü tutmak üzere hayatını ortaya koyan bir adamın öyküsü. Yakıcı Sır“Çocuk olmak korkunç bir şey, merak dolu olmak fakat kimseye bir şey soramamak, sanki aptal veya yararsız bir şeymişsin gibi yetişkinlerin karşısında hep gülünç duruma düşmek… Ama ben bu sırrı öğreneceğim, hissediyorum, çok kısa zamanda öğreneceğim.”Stefan Zweig, bu kısa romanında, on iki yaşındaki Edgar'ın annesi ile kendisine baştan babacan bir tavırla yaklaşan Baron arasındaki ilişkinin gelişimini kaleme alır. Çifte standart, toplumsal ayrımlar ve sömürülme duygusu çocuğun doğru yolu izlemesine engel olur. Nihayetinde sezgilerine kulak verip yetişkinlerin dünyasına ve sırlarına ortak olmanın ne anlama geldiği konusunda berrak bir düşünceye kavuşur. Ay Işığı SokağıKitabın kahramanı, küçük bir Fransız liman kentine iner. Gece trenini kaçırır, zamanını, ay ışığının aydınlattığı liman şehrindeki sokakları keşfederek geçirir. Bu esnada tesadüfen girdiği bir lokalde kadın garson kendine de bira sipariş eder ve sahte bir sırnaşmayla kahramanın yanına oturur. Kadın, lokale gelen başka bir müşteriye ise oldukça kaba davranmakta, ona hakaretler savurmaktadır. Kahraman, gittikçe şiddetlenen gerilimden rahatsız olur ve onları kendi hallerine bırakarak lokali terk eder. Hakarete uğrayan adam, Ay Işığı Sokağı'nda yürüyen kahramana yetişip esrarengiz hikâyesini anlatmaya başlar. Bilinmeyen Bir Kadının MektubuKırk birinci yaş gününde yazar R., yaşamının merkezinde yer aldığını öğrendiği bir kadının hayatına dair tutku dolu itiraflar içeren bir aşk mektubu alır.Ancak bu kadın yaşadığı süre boyunca, diğer birçok kadın gibi, yazarın hayatına bir iz bırakmayı başaramamıştır; sonuç olarak varlığını bir yabancı olarak sürdürmeye devam etmiştir. “Seni suçlamıyorum sevgilim, hayır, seni suçlamıyorum” demesine rağmen, kadının kor gibi yakan sözleri “kolay olanı, oyun gibi, ağırlıktan yoksun olanı seven; çünkü bir kadere ortak olmaktan korkan” bu adamın hayatını ve düşüncelerini yine de alt üst edecektir.Stefan Zweig'ın, orijinal adı Brief einer Unbekannten olan kitabının orijinal metne uygun tam çevirisini sunuyoruz.Bir Çöküşün ÖyküsüLouis’nin sarayının en sözü geçer metresi olan güzel, zeki, merak uyandırıcı Madame de Prie, kraliyet emrine göre sarayı hemen terk etmek ve Normandiya’dan Courbépine’deki çiftliğe çekilmek zorunda kalır. Fakat sürgün döneminde manipülatif oyunları iş görmez ve topluma olan açlığı gün geçtikçe artmaya başlar.Kendini ve çevresindeki insanları kandırma eğiliminde olan madam, Paris’teki hayatını renklendirmek adına malikânesinde sıkça gösterişli eğlenceler düzenlemeye başlar. Başlattığı oyunun bedeliyse bu kez çok ağır olur.Stefan Zweig, insanlık dışı deneyimlerin, içsel kısıtlamaların ve başarısız iletişimin kişileri nasıl büyük bir tehlikeye sürükleyebildiğini psikolojik bir incelikle anlatıyor. Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatMisafirlerden birinin ani yok oluşu, Riviera'daki küçük pansiyonda konaklayan diğer konukların telaşlanmasına neden olur. Kısa süre içerisinde, Madam Henriette'nin bir gün önce tanıştığı genç ve karizmatik bir Fransızla kaçtığı ortaya çıkar. İnanılır gibi değildir! Otel konuklarının yargılayıcı konuşmaları, kitabın başkahramanını Bayan Henriette'yi savunmaya zorlar. Mrs. C.'nin topluluğa katılmasıyla konuklar arasında yaşanan ateşli tartışma biraz olsun hafifler. Fakat bu kadın hakkında bilmedikleri bir şey vardır: Vaktiyle onun da hayatına genç bir adam girmiştir. Mrs. C. anlatmaya başlar: Hayatı, vaktiyle geçirdiği yirmi dört saatten sonra bir daha asla eskisi gibi olmamıştır. KorkuIrene Wagner kocasını aldatıyor; fakat kocasına yakalanma korkusu, aldatma tutkusu kadar büyük. Evinden dışarı çıktığı anda bu korkunun baskı ve işkencesini üzerinde hissediyor. Günlük yaşamında karşılaştığı imaların yalnızca birer rastlantıdan mı yoksa sırrının başkaları tarafınca ortaya çıkarılmasından mı kaynaklandığını bir türlü çözemiyor. Algıları korku ve vicdan azabı ile örtülü. Sonunda bir kadın tarafından tehdit edilinceyse hayatı büyük bir karmaşaya dönüşüyor.Korku, Stefan Zweig'ın aldatan bir kadının duygularını incelikli olarak ele aldığı, olağanın dışında bir psikolojik kısa anlatıdır. Zweig, tarzıyla öyküye hız katarak, günümüzde “şüpheli beklenti” olarak adlandırdığımız imalarda bulunuyor. Anlatının beklenmeyen sonuysa okuyucu şaşırtıyor. MecburiyetStefan Zweig'ın Mecburiyet adlı pasifist kısa anlatısı otobiyografik öğeler barındırıyor. Zweig askerlik görevini yerine getirmeyi reddedip 1918 yılında Avusturya'nın izniyle İsviçre'ye gitmiş, 9 Marttan itibaren bir yıl boyunca Zürih Gölü tepelerindeki Rüschlikon köyünde, Hotel Belvoir'da yaşamıştı.Genç ressam Ferdinand da Birinci Dünya Savaşı sırasında Zürih Gölü tepelerindeki bir köyde, içinde, kendine ait bir atölyenin de olduğu bir evde derin fakat yanıltıcı bir huzurla yaşamaktadır. Ancak savaş peşini bırakmaz, birliğe katılma emri onu sığındığı ülkede de bulur. Karısı Paula bu emre itaat etmek zorunda olmadığına, özgür bir ülkede yaşayan özgür bir insan olduğuna onu ikna etmeye çalışır. Ferdinand'ın Fransa'ya karşı bu savaşta bir piyon olmasını istememektedir. MürebbiyeDiktatörlükten kaçan yirminci yüzyıl aydınlarının sembolü olan Stefan Zweig, Mürebbiye adlı kısa romanında, yüksek tabakanın, kadınları cezalandıran ve erkekleri koruyan tutucu ahlak anlayışını çarpıcı bir öyküyle önümüze seriyor.On iki ve on üç yaşlarındaki iki kız çocuğunun istemeden tanık oldukları dram, algılayamadıkları ayrıntılar ve çok sevdikleri mürebbiyenin mutsuzluğu onları etkileyecek, aile büyüklerine karşı duygu ve davranışlarını değiştirecektir. (Tanıtım Bülteninden)
Baskı Sayısı1. Baskı
Sayfa Sayısıset
Yayın DiliTürkçe
YayıneviBilgi Yayınevi
YazarStefan Zweig
 
**Ücretsiz İade ve Değişim Koşullarımız:**
- Satın aldığınız ürünü satın alımdan itibaren 15 gün içinde ücretsiz olarak iade edebilir veya değişim yapabilirsiniz.
- İade etmek veya değiştirmek istediğiniz ürünler, satılabilir durumda olmalıdır.
- İade veya değişim işleminizi başlatmak için, lütfen 08502426224 adresinden veya destek hattımızdan bize ulaşın.
- Müşteri hizmetleri ekibimiz, iade veya değişim talimatlarınızı alacak ve size bir iade/değişim etiketi gönderecektir.
- Bu etiketi kullanarak, ürünü bize geri göndermek için herhangi bir kargo ücreti ödemeniz gerekmez.

 
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Yükleniyor...