Esir Türkler ve Türk Dünyasının meseleleriyle bugüne değin en yakından ilgilenenler Türkiye Türkleri ve onun milliyetçi aydınları olmuştur. Dolayısı ile Türkiye şartlar ne olursa-olsun sınırları dışında kalan soydaşlarını yalnız bırakıp, unutmadı. Tarihin her döneminde Anadolu’daki bağımsız Türk devleti elinden geldiğince bu kardeşlerine yardım elini uzattı. Günümüzde de değişen bir şey yoktur. Türk Dünyasının bütün yükü adeta cefakâr Anadolu Türkü’nün omuzlarına binmiştir. Vefa insan denen canlının en büyük özelliklerinden birisidir. Vefanın bittiği yerde her şey biter. İşte biz bir zamanlar aynı devletin çatısı altında yaşadığımız Kırım Türklerine ve Kırım’ın kahraman evladı Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’na olan vefa borcumuzu ödemek amacıyla böyle bir çalışma içerisine girdik. Bundan önce de değerli akademisyen ve Ülkü dostlarımızın çabası ile Türklüğe hizmeti geçen Hüseyin Nihal Atsız, Alparslan Türkeş, Ebulfez Elçibey, Rauf Denktaş ve Sadık Ahmet gibi Türk’ün son yüzyılına damgasını vurmuş fikir ve devlet adamlarımızın adına armağan kitapları hazırladık. Bunların hepsi Türk kamuoyu tarafından büyük bir rağbet görüp, kısa sürede tükendi. Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu için yola çıktığımız bu armağan için de yirmiden fazla ilim ve fikir adamının çok kıymetli yazılarına yer verdik. Hepsine teker teker şükranlarımızı sunuyoruz. Elbette bu çalışmada Kırım’a dair her şeyi ele almak isterdik, ancak imkânlarımız ölçüsünde hareket etmek zorunda kaldığımız için belki pek çok eksiğimiz vardır. Bu yüzden yüce Türk milletinden özür dileriz.