Eğitim Sen, sokakta kurulan bir sendikadır. Yani yasal dayanak, mevzuat boşluğu veya legal temel aramadan eğitim ve bilim emekçilerinin sendikalaşma hakkını direnerek, mücadele ederek ve gerektiğinde kan pahasına söke söke aldığı bir yapıdır. Dünya sendikacılık tarihinde eşine az rastlanan, özgün bir yer edinen ve yeni bir model yaratan Eğitim Sen, son dalgayı oluşturan otuz beş yıllık kamu çalışanları sendikacılık hareketi içinde lokomotif, öncü ve yol açıcı rolüyle gerçekten eşine az rastlanan bir tarih yazdı. Kemal İnal, bu çalışmasında Eğitim Sen’in tarihini, kimliğini ve mücadelesini birkaç boyutta, detaylı biçimde ve farklı verilere dayanarak ortaya koymaktadır. İdeolojik ve örgütsel kaynak olarak TÖS ve TÖB-DER’le hangi noktalarda kesişip ayrıldığını, ABECE Dergisi ve EĞİT-DER sürecini, Eğitim-İş sapmasını, Eğit-Sen ile 1990’larda başlayan fiili-meşru sendikacılığı pek çok değişik moment, bağlam ve çerçevede ele alan bu çalışma, Eğitim Sen’in kimliğinin dışavurumunu sendikanın çok değişik alanlardaki çalışmalarının analiziyle yapmaktadır. Sendikanın eylem biçimleriyle sloganlarından yazılı ve görsel eserlerine, örgütlenme çalışmalarından üyeleriyle yapılan anket çalışmalarına değin geniş kapsamlı bir tür arkeolojik kimlik kazısı yapan yazar, sendikanın yükselme dönemi dinamikleriyle gerileme dönemi nedenleri arasındaki gelişmeleri kıyaslayarak Eğitim Sen’in güçsüzleşmesinin nedenlerini sorgulamakta ve bir çıkış yolu olarak iki temel öneride bulunmaktadır. Önerilerden ilki, örgütlenmede önemli bir araç olması mümkün görünen “Eğitim Sen Entegre Sendikacılık Okulu”; diğeri de “Yeni DEK”tir. İki öneri de Eğitim Sen’in örgütlenme biçimi, çalışma tarzı, üye kampanyası ve eğitime bakışında yeni açılımlar sağlayabilecektir. Kemal İnal, sendikanın geniş arşivini kullanarak bir kimlik profili çıkarmakta ve yeni bir Eğitim Sen’in yaratılması için ilgili herkesi tartışmaya davet etmektedir. Töz Yayınevi olarak bu çalışmanın Türkiye Kamu Çalışanları Sendikacılık Hareketi için yeni bir atılımın gerçekleştirilmesinde yararlı olmasını umuyoruz.