“İlmin sırrına eremediği en son keşif hokkabazlıklar... Eşine rastlanmayan Şark oyunları... Türk sazının bayıltıcı nağmeleriyle süslenen, ses kraliçelerinin okuduğu şarkılarla bezenen, firavunlar diyarı, ehramlar ülkesi, harikalar dünyasından Şark’a koşan sonsuz aşkların yakıcı güneşinin cehenneme çevirdiği, heyecandan azamet, sevgiden ızdırap, inkisardan azap toplayan büyük memleket dram komedisi...”Sabahattin Ali’nin 1944 ile 1947 yılları arasında dergilerde çıkan öykülerinin toplandığı ve yazarın öldürülmeden önce yayımlanan son kitabı Sırça Köşk dönemin yönetimine dair eleştirel öğeler içermesi neden gösterilerek yasaklanıp toplatılmıştı.Görevini kötüye kullanan bir kaptan ve tayfasının dalavereler çevirdiği “Portakal”, suçunu dindarlığının altına gizleyen bir başhekimle tanışacağınız “Hakkımızı Yedirmeyiz!” ve bir panayırdaki çığırtkanı dinleyeceğiniz “Millet Yutmuyor” gibi on dört öykünün yanında kitaba adını veren de dahil dört masalın derlendiği Sırça Köşk kırsaldan ziyade kente yönelmesi ve siyasi eleştirilerinin sertliğinin artmasıyla, eğer hayatta kalsaydı Sabahattin Ali’nin yazarlığının nasıl bir noktaya evrilebileceğinin de emarelerini taşıyor.Sabahattin Ali’nin Sırça Köşk’ü, toplumumuzun fay hatlarında gezinmekten asla geri adım atmayan büyük yazarın son kitabı.