Kendisinden önceki tiyatro anlayışını temelden değiştiren, artık adıyla anılacak yepyeni anlatım özellikleri geliştiren Çehov, tiyatro ile ilgilenen herkesin, ilgisi hangi boyutta olursa olsun, okuması gereken yazarların başında gelir. Çocukken sınıfında, lisede okul temsillerinde sergilenmek üzere skeç ve piyesler yazan Çehov’un oyun yazarlığı, öykücülüğünden önce gelişmiş ve yıllar sonra “yapmacıklı, şamatacı, küstah ve yıpratıcı bir sevgili”ye benzeteceği tiyatroya duyduğu aşk, hiç bitmemiştir. Bırakacağına defalarca ant içtiği oyun yazarlığı, nihayetinde Çehov’un en büyük başarılarından biri olmuştur. İlk kez Moskova Sanat Tiyatrosu tarafından sahneye koyulan ve büyük başarı elde eden iki oyunu, Üç Kızkardeş ve Vişne Bahçesi, on yıllardır dünyanın çeşitli tiyatrolarında en çok sahnelenen oyunlardan oldular. Bu güzel oyunları hayal gücünün dekoru, kostümü ve ışığıyla okumak, Çehov’un kelimelerini Hasan Âli Ediz ve Mete Ergin’in Türkçesiyle duymak, sanıyoruz ki başka türlü bir tiyatro deneyimi yaşatacak…