Sekiz yaşındaki Sakura, Fransız babasıyla beraber Tokyo’da yaşamaktadır. Küçük kız, annesini birkaç sene önce bir kazada kaybettiğinden beri acısının üstesinden gelememektedir. İş dolayısıyla birkaç haftalık bir seyahate çıkacak olan babası, kızını Japon büyükannesine emanet etmeye karar verir. Ancak doğanın ritmine uygun geleneksel bir yaşam biçimi benimsemiş bu büyükanneyle geçirdiği ilk günler Sakura’yı büyük bir şaşkınlığa iter! Öte yandan, beklemediği gerçekleşecek ve bu yolculuk Sakura’yı derinlemesine değiştirecektir… Masumi’nin yanında keyifli olduğu kadar sakin geçen bahar günlerinde küçük kız kendi içindeki gözle görülmez kaynakları keşfedecek, bu sayede yaşadığı dramı geride bırakıp yeniden hayata açılacaktır. Duyularının uyanışı ve basit zevklerin keşfi -deniz kabuklularını toplama, dorayakilerin lezzeti, sıcak kumun hissiyatı, sazlıkların şarkısı, bahçenin kokuları, deniz havası, kasabalılarla kurduğu dostluklar ve hatta bir kedinin şefkatli refakati- metanetini korumasına yardım edecektir… Dokunaklı ve duygu dolu, engin bir şairaneliğin ürünü bu çizgi roman, bizi öze dönmeye davet ediyor. Sakura’nın yolunda onu takip ederken okur, Japon yaşam tarzına ve inceliğine tanıklık edecek.