Anne ve babası o henüz çocukken ayrılan genç Antonio, bir gün sebebi belirsiz krizler yaşamaya başlar; konan teşhise göre epilepsi hastasıdır. Marsilya’da alanında uzman bir doktorun methini duyan aile, soluğu turistlerce tekinsiz bulunan bu eski liman şehrinde alır. Muayeneden sonra durumun geçici olduğunu öğrenirler fakat emin olabilmek için son bir test yapılmalıdır: Antonio normal hayatına devam edeceği iki gün iki gece boyunca uykusuz kalmalıdır, krizler buna rağmen tetiklenmezse tamamen iyileşmiş sayılacak, bu zaman zarfında uykuya dalmadığından emin olmak için babası da ona eşlik edecektir. Ve böylece baba oğulun kırk sekiz saat boyunca müzik, aşk, matematik, felsefe kısaca hayat üzerine sohbet ederek şehrin sokaklarını arşınladığı ve birbirlerini belki de ilk kez tanıdığı bir yolculuk başlar… İtalya’nın en çok okunan yazarlarından olan Carofiglio, 80’ler Marsilya’sının ana karakterlerden biri olduğu bu hikâyede sade bir anlatımla derin anlamların peşine düşerken hayatta en çok kıymet verileceklerin altını zarafetle çiziyor. “Yürüyerek çıkılan bir yolculuk; kanlı canlı fakat yine de sessizce yas tutan bir öykü.” Kirkus Reviews “Antonio’nun samimiyetle aktarılan, acı tatlı deneyimlerinde baş döndürücü bir büyüme öyküsü gizli.” Publishers Weekly “Son sayfalara yaklaştığınızı fark edince üzüldüğünüz, bitmesin diye okumayı yavaşlattığınız romanlardan.” il Fatto Quotidiano “Şefkatli, çarpıcı, yürek ısıtan bir hikâye.” Seattle Times