Kara’nın Frankfurt’a gitmek için bindiği uçak sert bir fırtınaya yakalanır, düşmesi an meselesidir. Ölümcül tehlikeyle burun buruna geldikleri o anda, birkaç sıra ileride Ramón belirir ansızın. Ramón üniversite yıllarında Kara’nın en yakın dostu Vince’le paylaştığı evin her daim davetsiz konuğudur. Dilediği zaman gelir, kanepelerinde uyur, mutfaklarında bulduğunu yer, dilediği zaman kimseye bir şey söylemeden çeker gider, gözden kaybolur. Deniz Utlu bu romanında derin bir sarsıntıyı anlatırken, bir yandan da bizi biz yapan şeyin ne olduğunu soruyor: Geride bıraktıklarımız mı, yoksa henüz karşılaşmadıklarımız mı? Deniz Utlu: 1983’te Almanya’nın Hannover kentinde doğdu, şu an Berlin’de yaşıyor. Freie Universität Berlin’de iktisat bölümünü bitirdi. 2003’ten 2014’e kadar Freitext edebiyat dergisinin editörlüğünü yaptı. 2012 senesinde NSU adlı neo-nazi üçlüsüyle ilgili ilk oyununu yazdı (Fahrräder könnten eine Rolle spielen). Denemeleri Almanya’nın önemli dergi ve gazetelerinde yayımlandı. Ödüller aldı. Yazar Peru, Kolombiya ve Polonya’da birçok söyleşi yaptı. İlk romanı Savrulanlar, Maksim Gorki Tiyatrosu tarafından 2015 yılında uyarlanıp sahnelendi.