Sentetik varoluş, artık bir bedene gereksinim duymuyor. Modern küresel rasyonalitenin meta anlatıları, yerini mini irrasyonalitelere bırakıyor. Modern çağ bitiyor ve antroposen çağ başlıyor. Artık insan, modern zamanlarda kurgulandığı gibi istisna bir varlık olmaktan çıkıyor. Sübjektivite metafizikleri yıkılıyor; insanın tanımı ve bu dünyadaki anlamı değişiyor. Taşındığımız yeni dijital dünyada insan ve adalet kavramları yeniden tanımlanıyor. Yeni bir dünya deneyimliyoruz ve bu dünyada ontolojik ve etik sınırlarla birlikte hukukun sınırları da bulanıklaşıyor. İnsani gelişim avansıyla teknolojiye sunulan sınırsız öncelik, insanın tanımıyla birlikte doğasını da değiştiriyor. Bu kitap, yeni dijital dünyanın insanı nasıl dönüştürdüğünü ve bu dönüşümlerin yarattığı etik ve adalet sorunlarını ele almaktadır. Bu kitapta neler var? • Modernizmin yüceleştirdiği öznenin yok oluşu • Hümanizmin yerini post-hümanizme bırakma hikayesi • Üstün ve yapay zekâ, insanlık, singularity, yayılmış zihin • Güçlendirilmiş insan modelinin yarattığı adalet sorunları • Kök hücre elde etme gayesiyle insan embriyosunun tahribi • Teknolojinin mükemmel insan tasarımının ontolojik sonuçları Bu kitap hangi sorulara cevap arıyor? • Sentetik varoluş, doğal insanın sınırlarını ve kapasitelerini aşıyor mu? • Post-hümanizm, trans-hümanizm, siborgizm ve antroposen nedir? • Müstesna görülen modern insan, giderek müphemleşiyor mu? • Dijital yeni dünyada nasıl bir etik ve hukuk inşa edilecek? • Makinalar kimliğimizin bir parçası haline gelebilecek mi? • Postmodern anti-özne yaklaşımları adalet sorunlarını çözebilecek mi? • Robotik ve yarı-robotik dünyada etik ve adaletin anlamı ne olacak?