İstanbul’un ıssız ormanlarında bir başsız ceset! Soğukkanlı bir ihbarcı, keskin zekâlı bir başkomiser ve karanlık sırlarla dolu bir dosya… Her sorunun cevabı yeni bir bilmecenin kapısını aralıyor! Aylin, Erhan ve Cevdet... Masum görünen yüzlerinin ardında saklanan derin uçurumlar mı var?Yaşadıkları, onları trajik bir oyunun içinde yalnız mı bırakıyor yoksa? Cesedin göğsünde kazınmış üç harf: U-R-S… Bu harfler bir ipucu mu, yoksa tüyler ürperten bir imza mı? Polis teşkilatının deneyimli isimleri Başkomiser Tuncay ve Komiser Engin, bir yandan cinayetin peşinde sürüklenirken, diğer yandan kendi iç çatışmalarına yenik düşmemek için mücadele veriyor. Hırs, kıskançlık, intikam ve adalet arayışıyla yoğrulmuş bu romanda, hiçbir şey göründüğü gibi değil! Her sayfada değişen roller, ters köşeler ve gerçeklerin tokat gibi yüzünüze çarptığı bir anlatım… “Öyfi”de geçmiş, mitler ve günümüz bir araya geliyor; okur, hem aklını hem vicdanını sorguluyor. Cesaretiniz varsa sayfaları çevirmeye başlayın! Ama dikkat edin… Bu romanda masumiyet yalnızca bir maske olabilir!