“Osmanlı Yeni Dünya’yı neden keşfetmedi?” sorusu Osmanlı’nın “doğal sınırlar”ına ulaştığı, “merak duygusunun gelişmediği” hatta “durağan bir yapı”yı temsil ettiği söylemleri etrafında çokça tartışıldı. Üç kıtaya hâkim olacak kadar askerî ve siyasi güce sahip bir devlet, keşif rekabetini nasıl ıskaladı? Bu kitap, bu sorunun yanlış ifade edildiği iddiasıyla şu soruyu öneriyor: “Osmanlılar keşif yapmak istedi mi?” Keşiflerin öncüsü Portekizliler bunu Kızıldeniz baharat ticaretine hâkim olmak ve Memlük Mısırı’nı işgal etmek için istemişti. Fakat Memlük topraklarını ele geçiren Portekizliler değil, Osmanlılar oldu. Böylelikle, anlatılagelenin aksine, Osmanlı Devleti Hint Okyanusu etrafında dönen “küresel siyaset”te ben de varım, dedi. Üç kıtada çeşitli dillerde yazılmış arşiv kaynaklarına dayanan bu kitap padişahların, vezirlerin, casusların, korsanların ve haremdeki kadınların Osmanlı Hint Okyanusu siyasetindeki rollerini gözler önüne seriyor. Bu öznelerin Osmanlı’yı Hint Okyanusu rekabetinde hâkim güçler arasına kattığını öne sürüyor.