Ölümü yok edip yaşamı daim kılmak için yazmalıydım. Ne yazacağıma karar vermem çok da zor olmadı, benim memleketimin insanları vardı özellikle de kadınları. O kadınları bana yıllarca annem anlattı. Hikaye gibi dinlediğim pek çok kadının yaşamında birbirine benzer çileler, benzer çaresizlikler, benzer sonlar…Pek çok kadın, ki pek çoğu da adaş olan kadın, benim gönlümde iki kişiliğe dönüştü ve okuyacağınız sayfalara doldu. Yazdığım memleket benim veya sizin memleketiniz fark etmez, Anadoluda bir yer. Anadolu insanının bir dönemi, o dönemde yaşadıkları. Yer, zaman ve şahıs fark etmiyor aslında yaşananlar pek de değişmiyor, hatta günümüzde bile…Yaşanmışlıkları yazmaya çalıştım umarım gönlünüze dokunabilirim. Yazmam uzun sürmedi de yazdıklarımın basılması için girişimde bulunmak beni epey ürküttü. Cesaretimi toplamam on yılımı aldı diyebilirim. Adettir bu tür önsözlerde emeği geçenlere teşekkür edilir. Lakin isimlerinizi zikrederken birinizi dahi unutsam çok üzülürüm. O sebeple bana destek olan, yüreklendiren tüm sevdiklerime çok ama çok teşekkür ediyorum. Sizler kendinizi biliyorsunuz zaten…