Madam Bovary; Flaubert’in romantik akıma tepki olarak kaleme aldığı realist anlayış içeren bir romandır. Bu nedenle Madam Bovary adlı eser realizm akımının ilk ve en önemli örneklerinden biridir. Bu eserin diğer bir özelliği ise zamanın belirli cinsiyet rollerine ters düşen konuları barındırmasıdır. Emma karakteri, her ne kadar dişiliğini sonuna kadar kullanıyor olsa da Charles ile olan ilişkisinde dominant karakter özelliği gösterebilecek tutumlar sergilemektedir. Roman iyi kalpli ama bir o kadar sıradan bir doktor olan “Charles Bovary'nin yüksek idealleri ve aşırı bir lüks tutkusu olan romantik karısı Emma Bovary'nin, yaşamının sıradanlığından kurtulmak için girdiği durumları ve yaşadığı çeşitli gayrimeşru aşk ilişkilerini konu alır. Charles, Emma'nın hayalini kurduğu aşkı yaşatabilecek bir koca ve sevgili olmaktan uzak bir karakterdir. Emma için Charles hayatındaki bütün sıradanlıkların sebebidir. Çünkü o lüks bir hayat, şatafatlı bir ömür ve ideal bir aşkın peşindedir. Roman Madam Bovary'nin inişli çıkışlı, çelişkili aşklarını ve hayatını konu almaktadır. Hayatını tek düzelikten kurtarmak isteyen Emma, kocasını aldatmaya başlar. Çünkü eşi Charles’ın bile istediği şekilde yaşama ve değiştirme hakkı varken Emma’nın bunu yapmak hakkı yoktur. Erkeklerin bu özelliğine gıpta eden Emma, sevgilileriyle istediği hayata ulaşmaya çalışmaktadır.