“Kuyruklu yıldız gelip geçinceye kadar aşktan, sevdadan bahsolunmayacak.” Kenan Akyüz’ün ifadesiyle, “Türk romanındaki Fransız natüralizminin ilk büyük temsilcisi” olan Hüseyin Rahmi Gürpınar, bu kitabında Halley Kuyruklu Yıldızı’nın Dünya’ya çarpacağı söylentisine karşı İstanbul sakinlerinin verdiği tepkileri İrfan Galip’i merkeze alarak işler. Diğer kitaplarında olduğu gibi yine mizahi unsurları kullanarak insanların toplumsal yaşayışta kendi kendilerini bilmeden nasıl sıkıntıya soktuklarını eleştirel bir üslup ve ironiyle ortaya koyan yazar, temel eleştiri kaynağını evlilik kurumundan alır. Hüseyin Rahmi, evlilik kurumunu eleştirmekle kalmaz, aynı zamanda çözüm önerileri de sunar. Bu çerçevede Batılılaşma serüveni, Batı karşısındaki ekonomik ve fikrî eksiklik de Hüseyin Rahmi’nin eleştirilerine maruz kalan başlıca odak noktalarıdır. Hüseyin Rahmi, temel anlatının dışında, hikâye içinde hikâyeye yer vererek hem olağandışı unsurlarla okurun ilgisini çekiyor hem de yan hikâyelerin temel anlatıya eklemlenmesini sağlayarak metnin akışında keyifli bir okumaya izin veriyor.