Büyük afetlerden sonra, çarpık yapılaşmanın sorumluluğu genellikle sınırlı sayıdaki müteahhit üzerine yıkılarak dosya kapatılıyor. Oysa sorun büyük ölçüde, belediye, arsa sahibi, plancı, kontrol, müteahhit gibi imar işlemlerinden beslenen aktörlerin, kararlarında rant bölüşümüne öncelik vermesinden kaynaklanıyor. Arsa spekülatörü, gecekondu mafyası, hemşericilik, particilik gibi sistem dışı etkenlerin devreye girmesiyle de rant bölüşümü, ahlak ve hukuku zorlayıcı boyutlara ulaşıyor. Toplumun geniş bir kesimi, kolon kesmek, kaçak kat çıkmak, ikinci bodrum kazmak, balkonları odalara katmak gibi sıradanlaşan yollardan şehri keyfince istismar ederken, bunları önlemekle sorumlu olan belediye gelişmeleri uzaktan seyrediyor. Denetim yetkisini gerektiği gibi kullanmayan şehir yöneticilerinin, estetik, kültür ve sanat konularına ilgisiz olmaları ise, çarpıklığa ayrıca çirkin boyutlar kazandırıyor. Şükrü Karatepe, edebi metin tadındaki denemelerden oluşan bu kitabında, Türkiye şehirlerinin başta imar, kirlenme, modernleşme olmak üzere, müzminleşmiş kentleşme sorunlarına dikkat çekiyor.