Hayatınız yolunda gitmiyor mu? Başarısız olmaktan usandınız mı? Başkalarının hayatını yaşıyormuş gibi mi hissediyorsunuz? Sıkı durun! Çaresi var: Kendinizi seçin! Belki üniversiteyi bitirdiniz ve girdiğiniz hiçbir işte mutlu olamadınız, hatta belki de iş bulamadınız. Belki çok defa iş kurmayı denediniz ve iflas edip pes ettiniz. Belki aklınızda bir sürü parlak fikir var ama icraata nereden başlayacağınızı bilmiyorsunuz. Hayatınızdan bıkmış bir halde mutluluğu abur cubur yiyeceklerde arayıp obez olma yolunda ilerliyor bile olabilirsiniz. Türlü türlü olasılıklar ve sonu gelmeyecekmiş gibi görünen çıkmaz sokaklar arasında kayboldunuz ve artık tükenmenin eşiğindesiniz. Bunlardan en az biri bile doğruysa, bu kitap sizin bu labirentten çıkış biletiniz! Neden mi? Çünkü kendisini “sıradan” biri olarak tanımlayan James Altucher, işinde ve insan ilişkilerinde sayısız defa başarısız olmuş fakat tecrübelerinden birçok ders çıkarmış biri. Bunun sonucunda da çok satanlar arasına giren on yedi kitap yazmış, bir sürü şirket kurup onları satarak ciddi kâr elde etmiş bir yatırımcı, girişimci, yazar, satranç ustası, milyonlarca okuru olan bir blogcu ve mutlu bir aile babası. Peki, o bunları nasıl başardı? Daha da önemlisi siz ne yapmalısınız? Cevabı şu an elinizde tutuyorsunuz. Kendinizi seçmeye bu kitapla başlayın! “James’in en sevdiğim yanı, onun hayatını inişli çıkışlı yaşamış olması. O, başarılı olmak için sonunu düşünmeden mücadele etti.” -Dick Costolo, Twitter Eski CEO’su- “James Altucher, zekâsıyla ürkütüyor.” Stephen J. Dubner “Altucher, yaşadığı talihsizlikleri, umutsuzluğa kapılanlar için bilgi ve mutluluk kaynağı haline getirmiş.” -Business Week- “Eleştiri oklarını üstüne çekeceğini bildiği halde, herkesin cesaret edemeyeceği şeyleri dobra dobra söylediği için James Altucher’a büyük saygı duyuyoruz.” -Business Insider- Yıl 1944… İkinci Dünya Savaşı sınırlarımıza kadar dayanmıştır. Hitler faşizminin tüm Avrupa’yı ateşe attığı günler… Türkiye bu savaşa dâhil olmamak için dirense de etkileri tüm ülkede hissedilecektir. Ekmek, şeker, yakacak gibi temel ihtiyaç maddeleri karneye bağlanmış, dışarıdan gelebilecek ani baskınları önlemek amacıyla geceleri her yerde karartma uygulaması başlamıştır. Ülkenin aydınlarına da baskı uygulanan bir dönemdir bu aynı zamanda. Rıfat Ilgaz, Karartma Geceleri’nde işte bu kapkaranlık günleri anlatır. Bir aydın, şair ve edebiyat öğretmeni olan Mustafa Ural, yazdığı ve toplatılan şiir kitabı nedeniyle aranmaktadır. Sağlık problemleri vardır, bu nedenle de hemen teslim olmak istemez. İstanbul’un soğuk ve karartılmış sokaklarına, eş dost evlerine sığınır. Tutuklandığı zaman savaş bitmiştir, ama savaş yıllarının Türkiye’de bıraktığı izler uzun süre silinemeyecektir. Rıfat Ilgaz, Mustafa Ural’ın kaçış öyküsünü anlatırken, savaşın etkisindeki ülkemizin 1940’lı yıllarına da ışık tutuyor. Yurdumuzda ve uluslararası yarışmalarda birçok birincilik ödülü alan Karartma Geceleri’nin filmi de romanı kadar büyük bir ilgi görmüştür.