Erzurum Kongresi’ne zorla Kazım Karabekir Paşa’nın ısrarıyla kabul edilen Mustafa Kemal Paşa “Heyet-i Temsiliye Riyaseti” mevkii icabı mücadele esnasında her hadisenin başında gözükmüş, savaşa ait bütün başarıları, hatta tek başına millî kalkınma hadisesini bile kendi eseri gibi göstererek şahsa mâl etmek eğilimine düşmüş… Bazı yakınları da onun sürekli artan nüfuz ve büyüklüğünü kendi menfaatlerine uygun bularak sürekli beslemiş ve büyütmüş, onun zekâsı dehâ derecelerine çıkarılmış, mevcudiyetine âdeta insan üstü bir mahiyet verilmek istenilmiş. Her şeyi o yapmış olmuş. Kendisine dâhi, Türklük millî peygamberi vd. daha bilmem neler denilmiş. Millet ile hakikat arasına, hakikatin gösterilmesine mani bir perde gerilmiş.