“Seni seninle tanıştırmadım mı? Korkutmadım mı seni hiç? Ürpertmedim mi? Kasırgalar kopartmadım mı içinde? Hem sevgili hem düşman etmedim mi kendime? Mahmuzlamadım mı zaman atını, uyandırmadım mı kalbini? Işık düşürmedim mi karanlığına, öz varlığına keskin ve derin bir bakışla baktırmadım mı? Kendini keşfettirmedim mi sana? Keşfettirdikçe reddettirmedim mi?” Sezgin Kaymaz’dan şen-şatır anlatılmış bir gündüz düşü... Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü’nde bir sınıf... Birbirlerine çok yakın iki genç kız ve onların dertsiz, tasasız dünyalarının ortasına düşen bir genç... Bu üçlü etrafında gelişen “fantastik” öykü, dolu dolu yaşanan üç günü anlatıyor. Üniversiteli öğrenci hayatının sebepsiz bir neşeyle anlamsız buhranları arasında gidip gelen olağanlığı içinde gelişen olaylar, sonunu merakla beklediğiniz bir serüvene dönüşüyor. Bu olağanlığın ortasında gelişen ve iki kız arkadaş arasında tatlı bir rekabete yol açan, olağanüstü bir aşk hikâyesi...