Her gün mucizelerin yaşandığı hayatlara şahitlik ederken bir sonraki mucize biz olabiliriz; neden olmasın! Bazen hayat bir ıslık çalar ve sen bu ıslığa döner bakarsın. O ıslık senin dikkatini çekerek hayatına yön vermen, harekete geçmen ya da durman, sakin kalman, düşünmen, fark etmen içindir. Bazense o ıslık beyninin içinde öyle bir yankılanmaya neden olur ki hayatının altı üstüne gelir. Elbette bu da sebepsiz değildir. Görmen gereken bir şey vardır: “Sen bu dünyaya tamamlanmaya, arınmaya ve tekâmül sürecini sonlandırmaya geldin.” Eğer geçmişi, ruhlar âlemini hatırlıyor ve ne yapmaya geldiğimizi biliyor olsaydık bunun adı “sınav” olmazdı, “arınma” olmazdı, “tekâmül yolculuğu” olmazdı. Islık kitabımda insanların düşüncelerine dönüştüklerini, çakralarımızın bu düşüncelerden nasıl etkilendiğini, yaşadığımız travmaların nasıl hastalıklara dönüştüğünü ve elbette tüm bunları nasıl değiştirebileceğimizi tüm detaylarıyla işledim. Tekâmül sürecimizi tamamlamaya çalışırken karmalarımızın önümüze çıkardığı zorlukları, vermeye çalıştıkları mesajları ve yaşamsal döngülerimizi de ayrıntılı bir şekilde anlattım. Neyi, neden yaşadığımızı anlamadan ortaya koyduğumuz her türlü eylem karşılıksız kalacaktır. Bunu deneyimleyerek öğrenme imkânım olduğu için kendimi çok şanslı hissediyorum.