Tam on yedi yıldır devam eden fizyoterapistlik mesleği… Farklı kurumlar, farklı servisler, farklı tedaviler, farklı hastalar, farklı hikâyeler… Mesleğini özveriyle devam ettirirken Şule ANIL SONKAYA da dönüşüyor ve gelişiyor “iz bırakanlar” ile beraber. Geriye, kimi zaman gülümseten, kimi zaman hüzünlendiren anılar kalıyor. Yıllar içinde kazandığı edebiyatçı ruhu ve bakış açısıyla dokunduğu hastalarını, fizyoterapist olarak tedavi ederken, her iki eğitiminin de mesleğinde harmanlandığını hissediyor. Ortaya “iz bırakanlar” olmanın da ötesinde, herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği, bu derin satırlar çıkıyor. “Yüzleşmek, kaçmaktan çok daha iyi olsa da her zaman yapılabilmesi mümkün olamayabilir. Ama bir defa yüzleşmeyi başarabilmek, o acının üstesinden tepe tepe gelmek demektir. Hatta sahibi, bu gücün farkında olmasa bile...”