Sezai Karakoç şiiri ve düşünceleriyle son yüzyılın büyük mütefekkirlerinden biridir. Karakoç’un öne çıkan özelliği istikrarlı ve tutarlı bir düşünce istikametine sahip olmasıdır. Onun 1950’lerden başlayan şiir ve yazı serüveni uzun bir süre devam etmiş; ancak bu süre zarfında Karakoç’un entelektüel ve fikrî gündemi istikrarlı bir seyir izlemiştir. Sezai Karakoç’u Cumhuriyet dönemi Türk düşüncesi içinde farklılaştıran iki temel husus vardır. Bunlardan biri onun düşüncelerinin merkezinde Diriliş ve İslâm medeniyetini koymasıdır. Karakoç için Diriliş insana, dünyaya bir çağrı, özellikle de İslâm dünyası ve Müslümanlara yeniden dirilme muştusudur. Öte yandan İslâm medeniyeti, İslâm birliği gibi kavramlar ise Karakoç’un istikrarlı bir şekilde savunduğu, fikirlerinde her daim yer bulan ana temalardır. O halde Karakoç sadece Türkiye sınırlarıyla mahdut bir isim değildir; O aynı zamanda İslâm dünyasının da son yüz yılda yetiştirdiği en önemli mütefekkirlerden biridir. Karakoç fikriyatının diğer ayırıcı vasfı da onun aynı zamanda pratik saha da yansımasının olmasıdır. Bizzat bir siyasi parti kurmak suretiyle Karakoç siyasal mücadeleye de atılmış, bu konuda da fikirlerini, görüşlerini, önerilerini zaman zaman kamuoyuyla paylaşmıştır. Ayrıca şiirleri de Karakoç fikriyatından bağımsız değildir. Onun hem fikirleri hem de şiirleri üzerinde yapılacak derinlikli incelemeler ikisi arasındaki yakın bağlantıları ortaya koyacaktır. Bu kitap, bir şair ve düşünür olarak Sezai Karakoç fikriyatının farklı yönlerine odaklanan yazıların bir araya getirilmesi suretiyle teşekkül etmiştir. Karakoç’un şiir ve entelektüel dünyasının bazı noktalarına dikkat çekmek ve özellikle üzerinden az durulduğu düşünülen yönlerine eğilmek bu çalışmanın en önemli amaçlarından biridir.