Ekonomiyi anlamak ve açıklamak için bütün tarihsel ve toplumsal faktörleri kullanan politik ekonomiden, tarihselliğin dikkate alınmadığı, toplumsalın yerini soyutlanmış bireyin –homo æconomicus- aldığı, marjinalist temeller üzerine kurulu (neoklasik) iktisada geçişle birlikte iktisat ve sosyoloji disipliner olarak ayrıştı. Biri bireyle ve piyasa ilişkileriyle diğeri ise sınıf, aile, kültür vb. ve piyasa dışı ilişkilerle ilgilendi, aralarında inceleme nesnesi ve metodoloji bakımından önemli bir kopuş yaşandı. İktisat Sosyolojisi ise bu kopuşa itiraz eden çalışmaların ortaya çıkardığı bir alan oldu. Bu alanda yapılan çalışmalar iki disiplinin birbirini beslemesini sağlamaya, sosyal bilimler alanında daha bütüncül bir analiz ortaya koyamaya çalıştı ve çalışmaktadır. Bir bakıma disipliner ayrışmaya temel olan bakış açısının sorgulandığı bir alandır. Bu kitap, sosyoloji tarafı ağır basan standart iktisat sosyolojisi kitaplarından farklı olan –iktisat okullarını da inceleyenkurgusuyla ilgili sorgulamaya önemli bir katkı yapacaktır. İktisat sosyolojisi alanında çalışanlar için önemli bir kaynak olmasını umuyoruz.