“Kafamda, hiçbir şeyle değişilmesi mümkün olmayan muazzam hayaller, bana her şeylerden daha kuvvetli görünen fikirler birbirini kovalıyor... Fakat sonra birdenbire etrafımda bana yakın birini arıyorum. Bütün bu beynimde geçen şeyleri teker teker, uzun uzun anlatacak birini. (…) Zannediyorum ki, tasavvuru bile baş döndüren bir süratle hiç durmadan koşup giden bu hayat ve bir avuç toprağının bile doğru dürüst esrarına varamadığımız bu karmakarışık dünya beni bir buğday tanesi, bir karınca gibi ezip geçiverecek...” Postane memuru Ömer’in çelişkilerle dolu hayatında kendine yer bulmaya çalışan Macide, genç bir kadın olarak kendini yeni baştan kuracaktır. İçimizdeki Şeytan, Sabahattin Ali’nin eşsiz bir arkadaşlık ve yarım kalmış aşk romanıdır.