Birtürk Özkavak, bu kitabında; duru, kendi yolunda akıp giden, ama içine girilebilir ve onunla yol alınabilir bir şiiri kuruyor. Yan yana geldiklerinde birbirlerini bütünleyip renk çeşitliliği oluşturan dengeli görüntüler çıkarıyor gözlerimizin önüne. Bir taraftan şiirlerden bölümler okuyor, diğer taraftan da o görüntüleri birleştirip içtenliğin fotoğrafını bütünlüyoruz. Pek çoğumuzda özlem olarak yer etmiş şeylerin hak edişini kendi beni üzerinde somutlayıp, bizi de yolculuğuna yoldaş ediyor. Rahmi Emeç Tam burada İskele’den bakarken tercih ettiğimiz hayatta balıkların zıplayarak selamladığı anlara bizi savuran şeyin çokça şiir olduğunu bilerek Porsuk’un hafızasını ve tevazuunu selamlayacağımız şiirler bunlar. Birtürk Özkavak şiiri, yaşadığı coğrafyanın zenginliğine yaslanmış alçakgönüllü insanın dünyasından sesleniyor. Kötü acı ve baskıyı sözcüklerin iyiliği öğütleyen, umudu direnişi örgütleyen parıltısıyla değiş tokuş eden bir şair. Onun Eskişehir’i Hacıbektaş’ı, işçisi, emekçisi sevdalısı bize görünür gerçekliğin kuvvetini azmini romantizmini hatırlatıyor. Zorbalığın hüküm sürdüğü her yerde her zamanda şiir savaştır. Tam burada suyun uslu kenarında Gümüş Pervaneli bir Tayyare’nin üstümüzden geçmesini bekliyoruz…