“Turnayı gözünden vurdun, bu bilet o kadar değerli ki... Bununla göklerin ötesine bile seyahat edebilirsin! Göklerin ötesini de geçtim, gönlünden geçen her yere gidebilirsin! Hatta bu bilet sayesinde, Galaktik Trenyolu seni bu kusurlu dördüncü boyutun herhangi bir yerinde bırakabilir. Hem de istediğin zaman! Demek ki sen bayağı önemli bir çocuksun. Ne güzel!” Duygusal ve sembolizm yüklü çocuk öyküleriyle tanınan Kenci Miyazava, Japonya’nın en sevilen yazar ve şairlerinden biri. Birçok öyküsünde galaksiyi, uzayı ve yıldızları metafor olarak kullanmayı seçen Miyazava’nın en önemli eseri Galaktik Trenyolu’nda Gece Vakti hem sevimli hem de hüzünlü bir yolculuğu anlatıyor. Arkadaşları tarafından dışlanan Giovanni, Yıldız Festivali gecesinde bir tepede yalnız başına gökyüzünü izlerken gizemli bir tren tepeye yaklaşır. Galaksiyi dolaşan bu trene binen Giovanni orada ona iyi davranan tek arkadaşı Campanella’yı görür. Birlikte bir takımyıldızdan diğerine yolculuk ederlerken tuhaf insanlarla karşılaşırlar ve dostluğun, mutluluğun ayrıca ölümün ne olduğunu öğrenirler.