Her insanın bir türküsü vardır içinde kendi yansımasını gördüğü ve duygularını bulduğu. Kimileri neşeli oynak havaları, kimileri de hüzünlü oturaklı olanları sever. Kimileri sözleri düşünmeden sadece unutmak için türkü dinlerler, kimileri sözlerin büyük manasına kulak kabartıp hatırlamak, eski anılarını anmak için türkü dinlerler. Her türkü ezgiye dökülemez sazsız sözsüzdür bazıları. Benim içimi döktüğüm sayfa yapraklarına dokuduğum sözlerimde bir türküdür aslında. Ben de unutmak için türkü dinleyenlerdenim tek farkla manalı sözlerle avunurken aynı zamanda dertlerimden kaçabilmek yolunu tutuyorum. Eksik yanlarımı şiirimle tamamlıyorum; evden dışarı çıkıp göremediğim doğayı şiirlerimle betimliyorum, tutmayan kollarımı kabul görmeyen sevdamı şiirlerimle avutuyorum, öfkelerimi hırslarımı düşlerimi şiirlerimle dindiriyorum, geleceğe olan inancımı şiirlerimle pekiştiriyorum, dostluğumu kardeşliğimi şiirlerimle sunuyorum. Ben baştan aşağı özlem ve şiir kokan büyük yüreğim…