Su, hava ve dünyanın kendisi her geçen gün daha da kirleniyor. Türler yok oluyor, yok ediliyor. Bununla birlikte, artık insanlık, kapitalizmin yarattığı katliamın farkına varmaya başlıyor. Kapitalizm, sürekli büyümek ve kâr elde etmek üzerine kurduğu bu düzeni sürdürebilmek için değerleri yok sayıyor ve eşitsizlikleri tetikliyor. Artan ırkçılık, cinsiyetçi baskı ve hiç sonu gelmeyen savaşlar ortasında, pastadan insanlığın payına yalnızca yoksulluk kalıyor. Tüm bunlar yapılırken insanın evrimsel rekabetçi kökenlerine atıfta bulunuluyor. Ekolojik Bir Toplum Yaratmak, ekolojik istikrarsızlığı destekleyen bu sistemi değiştirmeye yönelik yapılacak reformların hayati önem taşıdığını vurguluyor fakat asıl önemli olan, bu sistemi sosyo-ekolojik bir devrimle değiştirmek. Toplumu demokratik, eşitlikçi ve adil bir düzende sürdürmek mümkün. Toplum, söylenenin aksine temelde rekabetçi değil, yani doğayla iş birliği içerisinde yaşamak mümkün. Toplumdaki bu temel değişimle ekolojik bir toplum yaratmak mümkün! “Bu titiz ve etraflı çalışma, salt olağanüstü geniş kapsamı ve uzmanlık seviyesindeki yetkinliğiyle değil, aynı zamanda kapitalist kurumların doğası gereği sürdürülemezliğine ilişkin analiziyle ve felaketi önlemek için gereken “devrimci sistem değişikliği”ni başarabileceğimizi müjdeleyen umut verici mesajıyla da toplumsal ve ekolojik mücadele açısından çok değerli bir katkı.” — NOAM CHOMSKY Massachusetts Teknoloji Enstitüsü“Kitap, sürdürülebilir bir geleceğe doğru kuyumcu hassasiyetiyle bir yol açıyor. Gezegenimiz adına eylem önerileri ve ümitle dolu, gerçekten tutkuyla, etraflıca araştırılmış, yalnızca aktivistler değil, insanlığın yeryüzündeki geleceğini azıcık da olsa önemseyen herkes muhakkak okumalı.“ — EMMA THOMPSON