Heteroseksüellik bizden daha büyük, bağımsız ve daha güçlü gibi görünüyor. Öyle değil. Gerçekte heteroseksüel/homoseksüel şemasını yaratan biziz ve nihayetinde o şemanın çokluklarının kapsayamayacağı da biziz. Neticede bir kültür olarak biz, bir başka büyük açıklamaya; duygularımızı, arzularımızı ve tutkulu gönül işlerimizi açıklamak için başka bir şemaya geçişimizi tahayyül edeceğiz. Şu anda, heteroseksüele inanıyoruz. Ve bu da geçecek. Hanne BlankHanne Blank, heteroseksüelliğin tarihinin izini sürüyor ve bu tarihin, şaşırtıcı biçimde sandığımız kadar da uzun olmadığını ortaya koyuyor. Heteroseksüellik kavramının neden ve nasıl ortaya çıktığını, toplumsal olarak birçok açıdan nasıl belirleyici hale geldiğini inceliyor. Bunu yaparken hem tarihsel hem sosyolojik hem de psikolojik kaynaklara başvuruyor; evlilik, din, tıp gibi birçok alanda bu kavramın toplumsal hayat ve iktidar ilişkileri üzerindeki etkilerine işaret ediyor. Edebiyat, sinema, eğitim, politika gibi hayatımızın her veçhesine sirayet eden ve kaçınmanın mümkün olmadığı alanlarda heteroseksüelin, “normal”in karşılığı olarak sürekli önümüze sürüldüğünün farkına varmamızı sağlıyor.