Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından, ülkemizin önde gelen ve alanlarında uzman dört ismine yazdırılan “Kur’an Yolu Türkçe Meal Ve Tefsir” isimli çalışmasının giriş bölümünde şu ifadeler yer alır: “…Eserin hazırlanmasında okuyucu kitlesi olarak farklı düzeylerde öğrenim görmüş insanlar dikkate alınmaya çalışıldı…” (C:1, S:11) “…Önsözde de belirttiğimiz gibi okuyucu olarak hedef kitlemiz din üzerine uzmanlık düzeyinde araştırma yapan ilim adamları değildir. Bu tefsir, öncelikle Kur’an’ı doğru anlamak ve hayatında rehber edinmek isteyen, farklı düzeylerde de olsa kültürel birikimi olan insanların ihtiyaç ve beklentileri dikkate alınarak hazırlanmıştır…” (C:1, S:48) “…Bu vesileyle tespit, görüş ve önerilerini ileten saygıdeğer okuyucularımıza içtenlikle teşekkür ediyoruz…” (C:1, S:12) “…Değerli okuyucularımızın, kusurların düzeltilmesi yönünde getirecekleri tenkit ve önerilere açık olduğumuzu belirtiyor…” (C:1, S:12) Ben de hem hedef kitle içinde yer aldığım hem de tespit, görüş, öneri ve tenkitlere açık olunduğunun hatta bundan memnuniyet duyulacağının beyanı yönündeki bu ifadelerden cesaret alarak bu çalışmamı yaptım. Yazarların bu ifadelerinin; “Sen bir tefsir kitabını değerlendirecek ve eleştirecek seviyede bir eğitim, ehliyet, tecrübe, ünvan ve donanıma sahip misin ki böyle iddialı bir kitap yazdın?” sorusuna cevap olarak yeterli olduğunu düşünmekle birlikte, kitabımın giriş bölümünde bu soruya ayrıca cevap verdim. Düşünen bir Müslümanın, bir meal-tefsir okuduğunda tam anlayamadığı, aradığı açıklamayı bulamadığı, açıklamayı (tefsiri) yetersiz gördüğü, belki eserin başka yerinde aynı konuyu işleyen başka bir ayetin açıklaması ile çelişiyor gibi gözüken hususları dile getirdiği bir çalışmadır bu kitap daha çok... Pek çok maddede de beğendiğim, çağımız ihtiyaçlarına cevap verir ve çözüm üretir gördüğüm, tatmin edici ve isabetli bulduğum yorumları dile getirdim. Onlara da başlık açtım. Ve elbette ki bunca yıl teoloji alanında çalışıp araştırmalar yapan, tartışmalarda yer alan, kitaplar yazan, bir bilgi bagajı olan ve tartışmalarda taraf olan birisi olarak isabetsiz gördüğüm yorumları da gerekçeleri ile beraber izah etmeye çalıştım. Eleştiri getirdiğim hususların daha çok, -ayetlerin tefsirinden ziyade- yorumların satır aralarındaki ifadelere olduğu kitap okundukça görülecektir.