“Herkes, evlat, herkes karşısına daha iyi bir şeyin çıkmasını bekleyerek yaşar. Bu yüzden herkese karşı saygılı olmalıyız. O kişinin içinde nasıl bir güç barındırdığını, dünyaya hangi amaca hizmet etmek için geldiğini ve neler başarabileceğini kim bilebilir ki? Belki de dünyaya bizim mutluluğumuz için gelmiştir… Özellikle çocuklara saygı göstermeliyiz! Çocuklar… Onları özgür bırakmalı! Hayatlarına karışmamalı, onlara saygı duymalıyız!” -Maksim Gorki, Ayaktakımı Arasında (1902) Otobiyografik bir üçlemenin ilk kitabı olan Çocukluğum, Maksim Gorki’nin çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemini anlatır. Gorki’nin başyapıtı sayılan eser otobiyografi türünün en iyi örneklerinden biridir. Asıl adı Aleksey Maksimoviç Peşkov olan Gorki’nin Rusçada “acı” anlamına gelen bu adı kullanmaya başlamasının sebeplerini kitabı okudukça anlayacak, okula yalnızca birkaç ay gitmiş birisinin Rus Edebiyatı’nın babası haline gelişine tanık olacaksınız. Kitabı elinizden bıraksanız da hikâyeyi aklınızdan çıkaramayacaksınız.