Parmaklarıyla dokunuyor o tenine Yanan parmak uçları, gelgit akıllar sonlar tükenmeyen. Gözü kapıda… Islak bir oğlan çocuğu emzirilmeyi bekliyor. Sabaha yakın çocuğun kalbi ellerinde… Yüksek topuklu narin bir kadının çocuğu ‘Işık ışık’ diyor, ‘ışığa çıkarın beni’ Burnunu her kaşıdığında ölüler dökülüyor teninden. Arslanların çılgınca seviştiğini, yağmur yağdırdığını görüyor Teni emanet Nasıl isterdi oysa güçlü, koç gibi… Atına bakıyor, düşlüyor… O ülkeyi mutlu… Ve ışık aralanıyor, doğru yolda Bir çocuk doğurdu adı ‘Aşk’… Ayaklarını sallıyor endamla… Lir kuşu gibi… Biliyor her şey birbirine bağlı Çaputu, çaputa bağla Sür atını kırlara… Sabah erken bulmaya kalkmaya söz verip, Uyuyor…