Amerikalı bir yazarın ulaşabileceği en büyük mertebelerden olan MacArthur Dahi Bursu kazananı Kelly Link’in öykülerinde öyle bir maharetin izleri gizli ki öykünün sınırları tekrar çiziliyor. Karen Russell’ın dediği gibi Link, bir paragraf içinde dünyaları paramparça edip tekrar inşa edebiliyor. Amerikan büyülü gerçekçiliğinin George Saunders’la beraber yaşayan en iyi isimlerinden olan Kelly Link’in öykü âleminde gezerken karşınıza çıkacaklar: Şu sürekli dünyayı kurtaran kahraman erkeklerin görmeyi tercih etmediği dertlerle boğuşan kadınlar, turistik cep evrenleri, uyanmayı bilmeyenler, Oz Büyücüsü’nün karanlık tarafı, uzayın derinliklerine kadar peşinizden gelen dünyevi travmaların hayaletleri ve buzdolabında bekleyen iguanalar. Mizahla dehşetin pek de güzel anlaştığı bu öykülerde, Kelly Link anlamlandıramadığımız rüyalarımızı aklımızın alabileceği bir dile çeviriyor. Pulitzer Finalisti Belaya Bulaş, “Gerçek mi daha tuhaf yoksa kurgu mu?” sorusunu çoktan geride bıraktığımızı hissedenlerin, hiçbir şeyin hakiki ya da tuhaf sayılmadığı hemen şimdinin, az öncesinin, biraz sonrasının kitabı. “Link’in eserleri hep karanlık biçimde komik, cazibeli, korkutucu ve gerçekten tekinsiz olmuştur. Belaya Bulaş, bu yazarın her okurun kütüphanesinde olması gerektiğini bir kere daha kanıtlıyor.”–Karen Russell “Amerikan edebiyatındaki en karanlık, yaratıcı ses.” –Michael Chabon “Bunlar küçük öyküler değil, bambaşka âlemlere açılan pencereler.” –Sarah Waters “Bu cümleleri okuduğunuz sırada, dünyadaki en iyi, en komik, en tuhaf öykü yazarı olan Kelly Link’i tanımıyordunuz ama artık bu cümle de doğru değil. Tamam, şimdi kitabı satın alın.”–Jonathan Lethem
