“Ben şu çırçıplak dağlarda seyrettiğim manzarayı hiçbir yerde görmedim, diyebilirim. Bunlar beyaz sinema perdeleri gibidir. Güneş her akşamüstü oralara bir başka dünyanın filmini aksettirir. Şu kıraç dağın teras biçiminde kesilmiş tepesinde benim kaç akşamüstü, büyük hisarlar üstüne kurulmuş saraylı, kuleli kaç masal mamuresi seyrettiğimi bilemezsiniz.” Reşat Nuri Güntekin’in keskin gözlem yeteneğinin nüktedan üslubuyla birleştiği Anadolu Notları, okura hem edebi bir dil lezzeti hem de toplum yaşamına dair içeriden bir bakış vaat ediyor. Gezi yazısı, deneme ve anı türlerini bir arada sunan eser, incelikli ve derin tahlillerle dönemin insan yaşayışı ve kültürel ortamı üstüne gerçekçi çözümlemeler sunuyor. Genç Cumhuriyet’in görevlendirdiği bir Milli Eğitim Müfettişi olarak Anadolu illerini dolaşan Güntekin, dönemin yaşayış tarzına yer yer eleştirel yer yerse coşku dolu satırlarla tanıklık ediyor. Reşat Nuri Güntekin’in farklı bir edebi türdeki ustalığını gözler önüne serdiği Anadolu Notları, büyük ustanın külliyatının özel bir yerinde duruyor.