Çocuklar daha doğar doğmaz, gelişimleri için çok önemli olan ilişki ağlarını oluştururlar. Büyük oranda, ilk yıllarında, korunma ve beslenme için bir ya da daha fazla bakıcıya bağımlı kalırlar. Daha da önemlisi, çocukların duygusal ve bilişsel gelişim süreci, içinde bulundukları ilişki ağlarından oldukça etkilenir. ´´Ağ´´ kelimesi ile de vurgulanmak istendiği üzere, bu ilişkiler aynı zamanda karşılıklı olarak birbirlerini de etkiler. Bu tip etkiler, çocuğun ilişkilerine ve dolayısıyla çocuğun gelişen kişiliğine de yansıyabilir. Kişilik üzerindeki etkiler, yetişkinliğe kadar devam edebileceği için, yaşanan ilk ilişkiler, anne ve babaların ebeveynlik tarzlarını da etkileyebilir. Böylesi bir durum, dolayısıyla gelecek nesillerin kişilik gelişimlerini de etkileyebilir.Kitabın genel teması, bu konu üzerinedir. Günümüzde, kendi kültürümüzdeki çoğu çocuğun aile tipi bir yapılanma içerisinde büyümekte olduklarını kabul edersek, yaşanan ilişkilerin, aile içerisindeki ilişkileri nasıl etkilediği ve çocuklar adına nasıl sonuçlar ortaya çıktığını sorgulamak istiyoruz.